Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar: Dünya Türk Dili Ailesi Günü, Ortak Kimliğimizin ve Medeniyet Hafızamızın Tescilidir
Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar, 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türkçenin yalnızca bir iletişim aracı değil; ortak kimliğin, kültürün ve medeniyetin taşıyıcısı olduğunu vurguladı.
Bayraktar, mensubu olmaktan gurur duyduğu Anadolu Üniversitesi’nin Türk dili ve kültürü alanında yürüttüğü başarılı çalışmaları daha önce de gündeme taşıdığını hatırlatarak, bu kez Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’in Dünya Türk Dili Ailesi Günü dolayısıyla yayımladığı mesajın ve bugünün taşıdığı tarihî anlamın altını çizmek istediğini ifade etti.
“Türkçe, Medeniyetimizin Ortak Hazinesidir”
Prof. Dr. Bayraktar, Rektör Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel’in 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü münasebetiyle yayımladığı mesajda Türkçenin tarihsel derinliğine ve kültürel gücüne dikkat çektiğini belirterek, Adıgüzel’in şu değerlendirmelerini hatırlattı:
“Türkçe; Orhun Yazıtları’ndan bugüne süzülen kültürümüzün köklü sesi, Yunus’un nefesi ve medeniyetimizin ortak hazinesidir. Balkanlar’dan Türkistan’a uzanan bu büyük dil ailesi, yaklaşık 250 milyon insanın ortak hafızasını taşımaktadır. Anadolu Üniversitesi olarak Türkçeyi dünyanın en uzak köşelerine taşıyor, dilimizle birlikte kültürümüzü de insanlıkla buluşturuyoruz.”
Bayraktar, bu mesajın Türkçeye verilen akademik ve kurumsal önemin güçlü bir yansıması olduğunu dile getirdi.
15 Aralık Neden Dünya Türk Dili Ailesi Günü Olarak Kutlanıyor?
Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nün tarihsel arka planına da değinen Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar, UNESCO’nun 3 Kasım 2025 tarihinde Özbekistan’ın Semerkant kentinde düzenlenen 43. Genel Konferansı’nda alınan kararla 15 Aralık’ın resmen “Dünya Türk Dili Ailesi Günü” ilan edildiğini hatırlattı.
Bu kararın, Türkçenin geleceği adına son derece stratejik bir adım olduğuna dikkat çeken Bayraktar, sürecin başarıyla sonuçlanmasında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanlarına yaptığı çağrıların ve zirvelerde atılan kararlı adımların etkili olduğunu ifade etti.
Bayraktar, 15 Aralık tarihinin sembolik anlamına da işaret ederek, Danimarkalı dil bilimci Wilhelm Thomsen’in 1893 yılında Orhun Yazıtlarını çözerek Türkçenin köklü tarihini dünyaya ilk kez 15 Aralık’ta duyurduğunu hatırlattı. Bu yönüyle Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nün, Türk dilinin tarihsel gücünü ve yeniden var oluşunu simgelediğini belirtti.
Prof. Dr. Bayraktar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkçeye yönelik hassasiyetini bir Türk vatandaşı ve Türkolog olarak takdirle karşıladığını ifade ederek, Erdoğan’ın Türk Dil Bayramı’nda yaptığı ve “Dil milletin varlığının sembolüdür” vurgusu taşıyan açıklamalarının, Türkçenin yalnızca bir dil değil, aynı zamanda düşüncenin evi ve kültürel hafıza olduğuna güçlü bir işaret olduğunu söyledi.
“Dil Vatandır” anlayışının altını çizen Bayraktar, Türkçenin korunmasının ve doğru kullanılmasının milli bir sorumluluk olduğuna dikkat çekti.
Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nün önemini değerlendiren Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar, Türk dilinin Türkiye Türkçesinden Azerbaycan Türkçesine, Kazak Türkçesinden Uygur Türkçesine kadar geniş bir coğrafyada milyonlarca insanın kimliğini ve kültürel hafızasını taşıdığını vurguladı.
Türk dillerinin ortak tarih ve kültürel bağların en güçlü taşıyıcısı olduğunu belirten Bayraktar, bu özel günün, farklı lehçelere rağmen köklerin ve medeniyet birliğinin ortak olduğunu hatırlattığını söyledi.
Bayraktar, Türk dili ailesinin edebiyat, tarih, dilbilim ve folklor alanlarında yürütülen çalışmalara ivme kazandırdığını, Türk dünyası devletleri arasında kültürel ve bilimsel iş birliğini güçlendiren bir köprü görevi gördüğünü ifade etti.
Açıklamasının sonunda, “Dilin yaşatılması yalnızca geçmişi korumak değil, geleceği inşa etmektir” diyen Prof. Dr. Zülfikar Bayraktar, Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nün Türkçenin eğitimde, dijital alanda ve günlük yaşamda daha etkin kullanılması için önemli bir farkındalık oluşturduğunu sözlerine ekledi.
